Pages

Pages

3 Mart 2013 Pazar

8 Mart Dünya Kadınlar Günü…..ymüş! – Selahattin Sakinoğlu Yazdı


8 Mart Dünya Kadınlar Günü…..ymüş!
Selahattin Sakinoğlu
0554 604 84 49
Başlığı görünce biraz burun kıvıracaksınız. Haklısınız!
Ve ben bu güne ait bilimsel tespitler yapmak için uğraşmayacağım.
Acaba neden bizim Ülkemizde sorunlar doğru tespit edilip kaynağına inilmez de düz kafadan yapılır?
Mesela şu bildiğimiz kadına şiddet konusunda ceza kanunlarının artması ulusal gazetelerde gördüğümüz koruma taleplerine benziyor.
Kocasından, sevgilisinden şiddet gören Kadın korkup polise gider, polis de: “Size bir şey yapılmadan sadece sizin beyanınızla tedbir alamam” der.
Şiddet gören kadın da: “O zaman beni öldürsün ben de öyle şikâyete geleyim” diyerek kendince espri yapar.
Netice: iş olacağına varır…
Ya Allah aşkına güldürmeyin beni, kadın şiddete maruz kaldıktan sonra karşınına alacağı hangi ceza kadının ödediği bedelin karşılığı olabilir?
Önemli olan kadının şiddete uğramadan alınan ve alınacak tedbirdir ki onu da bu zamana kadar hiç görmedim ben.
Eğer göreniniz var ise benden selam söyleyin…
Ayrıca kim ne amaçla, “Şu yasaya bir bakalım; eğer müsaitse şu kadını öldüreyim “diye bir düzenek kurar ki?
Benim görüşüm Kadına şiddetin asıl nedeni yine kadınlardan kaynaklanan sebepler.
Kendileri, çocuklarını yetiştirirken yapmacık roller veriyorlar.
Erkekleri egemen toplum olarak adlandırdıkları egemenliğe karşı mücadele etmek sizce de birlikten geçmez mi?
Kadınlar örgütleşme sağlayamadıkları sürece sizce de haklarını alabilirler mi?
Yıllardır bu ülkemizde türban tartışması var…
Ve bu türban tartışmasını erkeklerden başkası tartışmaz.
Ben kendimi bildim bileli bu güne kadar görmedim ki: “Sana ne benim başımın örtüsünden ” demeyi başarabilecek bir kadın derneği!
Şimdi ben buraya yazsam ki 8 Mart Dünya Kadınlar günün de kadınlarımıza eşitlik gelsin, özgürlük gelsin, erkeklere göre kadınlar daha fazla ezilmesin.
Demek isterdim ama bilindiği gibi aynı tas, aynı hamam.
Her şeyi kabullenip ve sonra da 8 Mart günü geldiğinde haktan hukuktan bahsetmeyin derim.
8 Mart hariç yılın geriye kalan 364 günü yine sizin gününüz olsun.
Yeter ki siz birlik ve beraberlikten haberdar olun!
**Özetle 8 Mart Dünya Kadınlar Gününün Oluşumu…
Amerika’nın New York kentinde, tekstil sektöründe çalışan kadın işçiler bir eylem başlatırlar.1800’lü yılların ortalarından itibaren, çalışma koşullarının iyileştirilmesi, insanca yaşayabilecekleri bir ücret ve buna benzer haklar için mücadele etmekte olan kadın işçiler bir sonuca ulaşamazlar.
En sonunda 8 Mart 1908 günü haklarını alabilmek ve seslerini duyurabilmek için greve giderler.
Ancak bu greve, patronların yaklaşımı çok sert olur.
Grevin diğer işyerlerine sıçramasını önlemek için, kadın tekstil işçileri fabrikalara kilitlenirler.
Fakat beklenmeyen bir şey olur, fabrikada yangın çıkar.
Çıkan bu yangında 129 kadın işçi hayatını kaybeder.(Bazı kaynaklara göre çıkan bu yangın bir tesadüf değildir. Bilerek çıkarılmış ve işçilere ders verilmek istenmiştir.)
İşte, 8 Mart tarihinin anlamı buradan geliyor.
O gün hayatı pahasına hak mücadelesi veren çalışanların sayesinde, bu gün çalışanlarımızın bazı haklara ulaştığı muhakkak.1800’lü yıllardan bu günlere çok mesafe alındı, ancak alınan bu mesafenin yeterli olduğunu söylemek zor.
Üstad Nazım Hikmet Ran’ın sözleri ile yazımı sonlandırarak, Esen kalın…
Bizim kadınlarımız;
Korkunç ve mübarek elleri,
İnce, küçük çeneleri, kocaman gözleriyle,
Anamız, avradımız, yârimiz
Ve sanki hiç yaşanmamış gibi ölen,
Ve soframızdaki yeri
Öküzümüzden sonra gelen,
Ve dağlara kaçırıp uğruna hapis yattığımız”…
Nazım Hikmet Ran

Yazan: Yazar - Selahattin Sakinoğlu  //  Ardahan Göle

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.